Kapıya doğru yaklaşıyordum. Tam o sırada, birinin hafifçe omzuma dokunduğunu hissettim. Çok sevdiğim, her zaman güleryüzlü, kıvırcık kırmızı saçlarıyla ikinci sınıf öğretmenim:`Enrico, artık sonsuza kadar ayrılıyor muyuz?` dedi.Öğretmenimin sözleri beni çok etkiledi. Derinden yaralanmıştım. Öğretmenler, kalabalık arasında oradan oraya koşuşturuyorlardı. Birinci sınıf öğretmenim, sınıfın kapısından:`Enrico, sen bu yıl üst kattaki sınıfta okuyacaksın. Buradan geçtiğini göremeyeceğim artık. .. ` dedi. Benden iki yaş küçük kardeşim, Bayan Delcati`nin sınıfında, ben ise birinci katta Bay Perboni`nin sınıfında okuyacaktım. Yeni sınıfımıza yerleşmiştik. Bu sınıfta, ikinci sınıftan sadece on beş-on altı arkadaşım vardı...